Bizim Cengizler…

 
Bizim Cengizler… Bizim Cengizler…

16. Prof. Ayşe Zarakol, eğitimini Üsküdar Amerikan Kız Lisesi’nden başlayarak hep Anglosakson eğitim kurumlarında bitirmiş, akademik kariyerini de İngiltere’de Cambridge’de sürdürdüğü halde, Anadolu coğrafyasının kodlarını hiç kaybetmemiş. yy’da Avrupa, dünyanın neredeyse taşrasıydı” diyecek kadar iddialı ve gerçekçi. Erdoğan’ı bir nevi yeni Cengiz olarak, Cengizci olarak tanımlıyordu. yy’da dünyanın üçte biri Osmanlı, Safavi, Babür kontrolünde. Dr. “Avrupalı krallar kendilerine imparator isimler verirken asıl güçlü olanlar Asya’daydı, Moğollar, dünya hakimiyetine en çok yaklaşan onlar. Ayşe Zarakol’a verilmesiydi. Ve Ayşe Zarakol burada bir tehlikeye de dikkat çekiyor: Ulus devlet modelinin çökebileceğine! Bunun tezahürlerini de görmüyor değiliz, kurucu lider Atatürk’ün adının ve izlerinin silinmeye çalışılması, milliyetçilik yerine din ve ümmet ideolojisinin eğitimde başat olması gibi. Geçtiğimiz hafta akademi ve sosyal dünyayı sallayan haber, Koç Üniversitesi Rahmi M. Babası Cihan Zarakol’un tarih merakından da feyz alarak uluslararası ilişkiler dalında yürüttüğü çalışmalarında tarihi anglosaksonlar gibi onların tarihiyle başlatmamış, Asya’ya gitmiş, Moğollara, Cengiz Han’a kadar uzanmış. Bundan önce de her yıl sonuna doğru verilen bu ödülün haberi kamuoyunda az çok yankılanırdı, örneğin covide karşı aşı bulan Uğur Şahin ve Özlem Türeci gibi, ama Ayşe Zarakol’un tezleri ve son iki kitabı, Türkiye’nin yarısının büyük hayal kırıklığı yaşadığı genel seçimlerden önce de çok tartışılmış ve ilgi uyandırmış olduğu için dikkat çekiciydi. Tabii bir de milliyetçi lidere karşı çıkılabilir ama dini lidere karşı çıkılamaz, din sorgulanamaz. Yani ülke üzerindeki egemenliği kişiselleştiren, güçlü lider, karizmatik, baba tipi. ” Diye açıklıyor tarihteki güç dengesini. Dr.  Üstelik bunu milliyetçilik değil, dindarlıkla da birleştirerek ümmet üzerinden bir de dini lider karizması ekliyor ve zor zamanlarda eteklerinin altına sığınılan güçlü lider oluyor.   Batı, sadece kendisini görmüş, oysa en büyük güçler ve emperyalistler o zaman Rusya, Osmanlı, hatta Çin’i, Kore’yi sömüren, mahveden Japonya!. Koç Bilim Madalyası’nın bu yıl İngiltere Cambridge Üniversitesi’nde görevli akademisyen Prof.  “Dünya uluslararası ilişkiler tarihinde Asya fırtına gibi eserken 13.

Bizim Cengizler…

 Üstelik bunu milliyetçilik değil, dindarlıkla da birleştirerek ümmet üzerinden bir de dini lider karizması ekliyor ve zor zamanlarda eteklerinin altına sığınılan güçlü lider oluyor. Babası Cihan Zarakol’un tarih merakından da feyz alarak uluslararası ilişkiler dalında yürüttüğü çalışmalarında tarihi anglosaksonlar gibi onların tarihiyle başlatmamış, Asya’ya gitmiş, Moğollara, Cengiz Han’a kadar uzanmış. ” Diye açıklıyor tarihteki güç dengesini. Erdoğan’ı bir nevi yeni Cengiz olarak, Cengizci olarak tanımlıyordu.   Batı, sadece kendisini görmüş, oysa en büyük güçler ve emperyalistler o zaman Rusya, Osmanlı, hatta Çin’i, Kore’yi sömüren, mahveden Japonya!. Geçtiğimiz hafta akademi ve sosyal dünyayı sallayan haber, Koç Üniversitesi Rahmi M. yy’da Avrupa, dünyanın neredeyse taşrasıydı” diyecek kadar iddialı ve gerçekçi. Prof. Ayşe Zarakol’a verilmesiydi. Koç Bilim Madalyası’nın bu yıl İngiltere Cambridge Üniversitesi’nde görevli akademisyen Prof. 16. Dr. Yani ülke üzerindeki egemenliği kişiselleştiren, güçlü lider, karizmatik, baba tipi.  “Dünya uluslararası ilişkiler tarihinde Asya fırtına gibi eserken 13. Ayşe Zarakol, eğitimini Üsküdar Amerikan Kız Lisesi’nden başlayarak hep Anglosakson eğitim kurumlarında bitirmiş, akademik kariyerini de İngiltere’de Cambridge’de sürdürdüğü halde, Anadolu coğrafyasının kodlarını hiç kaybetmemiş. Dr. yy’da dünyanın üçte biri Osmanlı, Safavi, Babür kontrolünde. “Avrupalı krallar kendilerine imparator isimler verirken asıl güçlü olanlar Asya’daydı, Moğollar, dünya hakimiyetine en çok yaklaşan onlar. Bundan önce de her yıl sonuna doğru verilen bu ödülün haberi kamuoyunda az çok yankılanırdı, örneğin covide karşı aşı bulan Uğur Şahin ve Özlem Türeci gibi, ama Ayşe Zarakol’un tezleri ve son iki kitabı, Türkiye’nin yarısının büyük hayal kırıklığı yaşadığı genel seçimlerden önce de çok tartışılmış ve ilgi uyandırmış olduğu için dikkat çekiciydi. Ve Ayşe Zarakol burada bir tehlikeye de dikkat çekiyor: Ulus devlet modelinin çökebileceğine! Bunun tezahürlerini de görmüyor değiliz, kurucu lider Atatürk’ün adının ve izlerinin silinmeye çalışılması, milliyetçilik yerine din ve ümmet ideolojisinin eğitimde başat olması gibi. Tabii bir de milliyetçi lidere karşı çıkılabilir ama dini lidere karşı çıkılamaz, din sorgulanamaz.